118 TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN VE LOZAN’IN 100. YILINA ARMAĞAN termek vazifedir. Biz memleket haricinde bulunan ve daima ana vatana kavuşmayı tahayyül eden arkadaşlarımızın arzularını teşvik ve teşci ediyoruz. Boş bina harap olur bu bina doldurulacaktır. Bugün gelen muhacirlerden başka Türkiye haricinde ne kadar vatandaşımız ve kardeşlerimiz varsa onları kâmilen memleketimize getirmek için yedd-i iktidarımızda olan suhuletleri ve vesait-i kudreti sarf edeceğiz. …Emval-i metruke kalan yani, “Anadolu’dan giden Rumların malı ahden buraya gelen muhacirlerin malıdır” esasını haleldar etmek istemem. Gelenler ve burada bulunanların yekdiğerine karşı olan vaziyetlerini samiyane mutalaa ederek,nihayetine yaklaştığımız bu müşkil devri süratle neticelendirmenin lüzumunu tebarüz ettirmek isterim”24 Mübadeleye tabi olarak gelenler iskân kanunlarının çerçevesi içerisinde yerleştirileceklerdi. Başlangıçta Yunanistan’da mal terk etmiş olanlara onların arada bıraktıkları ve Türkiye’de Rumlardan kalan malların tam tespiti yapılamadığı için hemen mal verilememiştir. Ancak bu durumun onların mağdur olmasına yol açmasını önlemek için, geçici mal verilmesi gündeme geldi. Ancak bunu gerçekleştirecek kanunun görüşmeleri mecliste tartışmalara neden oldu. İlk tartışılan konu, geçici olarak verilecek malların daha sonraki durumuydu. Kanunda belirtilen şekilde mal olup olmadığı da ayrı bir tartışma konusuydu. Celal Bayar, net bilgilerin olmaması nedeniyle eleştirilmişti. Bu tartışmaların sonunda “Mübadeleye tabi ahaliye verilecek emval-i gayrı menkule hakkındaki kanun” kabul edildi. Buna göre, tasarruf senetlerinde veya resmi evraklarında 50.000 liraya kadar emlak ve arazisi kayıtlı bulunanlara % 20 oranında gayrı menkul emval verilecekti.50.000 liradan yukarı emlak sahibi olanlara ise, bu miktardan fazlası mübadele işlemleri kesin olarak sonuçlanıncaya kadar bir şey verilmeyecekti. Bunların yapılabilmesi için mübadillerin tasarruf senetlerini veya resmi evraklarını ilgili dairelere göstermesi gerekiyordu. Bu beyanların yanlış olması durumunda, verilen malların kısmen veya tamamen alınacağı da hükme bağlanmıştı. Geldikleri yer ve bıraktıkları malların dikkate alındığı bir iskân siyaseti ile, aynı çeşit malın verilmesi esas olmakla beraber her zaman bunun bulunmayacağı 24 Anadolu, 17 Temmuz 1340
RkJQdWJsaXNoZXIy NzE2Njg1