LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASININ 100. YILINA ARMAĞAN

202 TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN VE LOZAN’IN 100. YILINA ARMAĞAN lerini (Sadrazam Damat Ferit Paşa dahil) vatan haini olarak ilan ederek, haklarında idam cezası vermiştir. Görülüyor ki; savaşı bitiren barış antlaşmalarını imzalayan ülkeler içinde sadece bizim milletimiz antlaşmayı kabul etmemiş, Mustafa Kemal Paşanın önderliğinde yoktan var edilen imkanlarla savaşarak bağımsızlığını kazanmıştır. Savaşın galibi Türkiye, askeri alandaki bu başarısını Lozan’da diplomatik ve siyasi bir zafere dönüştürmüştür. Gerçekten Kurtuluş Savaşı ve Lozan Barış Antlaşması; emperyalist ülkelere karşı verdiği her iki savaşı kazanan bir ülkenin yazdığı destandır. O nedenle Lozan Barış Antlaşması bizim için hem Kurtuluş Savaşını, hem de 1. Dünya Savaşını bitiren antlaşmadır. Lozan Barış Antlaşmasının önemini ifade ederken kullandığımız bir tanım vardır. “Lozan bizim devletimizin tapu senedidir” deriz. Gerçekten de Lozan Barış Antlaşması ulusal devletin bağımsızlığını ifade ederken, uluslararası hak ve hukuk eşitliği kavramlarını da temel anlayış olarak benimsemiştir. Lozan’a giden Türk heyetinin başkanı olan İsmet Paşa; görüşmelerin başından sonuna kadar “mutlak eşitlik” konusunda inatçı tavrını sürdürmüş; “karşılıklılık” ilkesinden kesinlikle ödün vermemiştir. Nitekim İsviçre Devlet Başkanının konferansı açış konuşmasından sonra, sadece İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon’un konuşma yapması ve tarafların bundan sonra komisyonlarda çalışma yapmak üzere dağılmalarını bildirmesi karşısında şiddetle itiraz etmiştir. Kürsüye gelerek; Konferansta iki taraf olduğunu, sadece tek tarafa konuşma hakkı verilemeyeceğini söylemiştir. Böyle bir uygulamanın eşitsizlik yaratacağını, burada her ülke ne kadar bağımsız ve eşit ise, kendilerinin de o kadar eşit ve bağımsız olduğunu ifade etmiştir. Ayrıca orada 1. Dünya Savaşını kaybeden mağlup Osmanlı Devletinin değil, Kurtuluş Savaşını kazanan galip ve yeni Türkiye Devleti’nin temsilcileri olarak bulunduklarını belirterek, mütekabiliyet konusundaki iddiasını, inancını ve ısrarını açıkça ortaya koymuştur. Nitekim Lozan Barış Antlaşmasının önsözünde, devletlerin bağımsızlığına ve egemenliğine saygı gösterilmesi ilkesine yer verilmiş olması,

RkJQdWJsaXNoZXIy NzE2Njg1