LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASININ 100. YILINA ARMAĞAN

13 LOZAN’A GİDEN YOLDA MUDANYA MÜTAREKESİ GÜNLÜĞÜ ekibin Bursa’ya gönderilmesi kararlaştırılmıştır. Yunan valisine onların hareketlerinden doğabilecek misillemelerden dolayı azınlıkların akıbetleri için hiçbir sorumluluk kabul edemeyeceklerini sert bir dille hatırlattıklarını ifade ettiklerini görüyoruz.3 Ancak her ne kadar ortak hareket etmeye çalıştıklarını göstermeye çalışıyor olsalar da artık ittifakları ciddi şekilde tartışılacak hale gelmiş bulunan İngiltere’nin, Fransa’yı Avrupa sorunlarında yanına çekmek ve dolayısıyla Türkiye konusundaki Fransız engelini ortadan kaldırmak çabaları, 1921-1922’de olumlu sonuç sağlayamadı. Öyle ki 1922 yılı Ekim ayında başlayacak olan Mudanya Mütarekesi öncesinde, Fransa’nın, İngiltere’yi Türkiye karşısında bir kez daha yalnız bıraktığı görülmektedir. Ancak İngiltere, Fransa’yı Türkiye’den koparmağa kararlı iken, Fransa Avrupa’da İngiltere’ye muhtaçtı. Bu nedenle Türkiye Fransız siyasetine güvenmiyordu. Mustafa Kemal’in Fransa’ya güvensizliğini İzmir’in kurtarılmasından sonra 18 Eylül 1922’de kendisini İzmir’de ziyarete gelen İstanbul’daki Fransız Yüksek Komiseri General Pellé’ye söylediği şu sözlerde görebiliriz: “Görüyorum ki siz ev sahibi ile hırsızı bir tutuyorsunuz. Bu facianın sorumluları, müttefikiniz İngilizler ve siz Fransızlarsınız. Yunan ordularını silahlandırıp üstümüze saldınız. Anadolu’ya kundak sokan siz oldunuz. Şimdi de merhamet ve insaniyet vasıtacılığı yapmak istiyorsunuz!”4 Yine benzer şekilde Mustafa Kemal General Pelle’ye “Mütareke askerî hareketin durdurulmasıdır. Mütareke yapılması Trakya’nın tahliyesine bağlıdır. Halbuki düşman ordusu karşımızdan çekilmiş, fakat Trakya’da toplanmaktadır. Zaman bırakırsak toplanırlar, tekrar birtakım müdafaa tertiplerine girmek için ordu olarak kendini gösterecek bir vaziyet alabilirler. Bunu önlemek lazımdır; galip gelen kumandanın takip vazifesi ile düşmanın bu gibi hareketlerinin bertaraf edilmesi lazımdır” açıklamasını yapmıştır.5 Mustafa Kemal Paşa, gerek Ankara’ya yapılan resmi tebliğlere verdiği cevabında ve gerek bizzat kendisinin temaslarında Trakya’nın tahliyesini şart koşuyordu. 3 Gothard Jaeschke, Kurtuluş Savaşı ile İlgili İngiliz Belgeleri, Türk Kurtuluş Savaşı Kronolojisi, Ankara 1986, s. 239. 4 Ömer Kürkçüoğlu, Türk-İngiliz İlişkileri, (1919-1922). Ankara 1978, s. 161. 5 İsmet İnönü, Hatıralar, 2. Kitap, Ankara 1987, s. 19.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzE2Njg1